- 25 Ara 2016
- 3,806
- 2,405
- 163
- 54
Bir alıntı yazıdır. İbretle okudum. Hak verdiğim yerler çok.
İş yerindeki genç bir kardeşim The Walking Dead dizisini seyretmeye başladı. Heyecanlı heyecanlı bölümleri anlatıyor sürekli bana
Dizinin konusu ise şöyle; etkisi altına aldığı insanları zombiye çeviren bir virüs, bütün dünyaya hızla yayılıyor. Dizinin kahramanları ise hem zombilerden korunmaya çalışıyor, hem de panzehir bulmaya çalışıyor.
Arkadaşımın anlattığı bir sahne çok ilgimi çekti. Virüsün etkisi altına alamadığı korunmuş bir bölge varmış ve bu bölgede iş bölümü yaparak toplumsal düzen oluşturmuşlar. Buna göre kadınların da yapması gereken işler belirlenmiş ve başlarında da bir amirleri var.
Ama bu amir emri altındaki kadınlara çok sert davranan, sert birisi. Amirin üzerindeki kamp lideri bu kaba saba davranışları görünce amiri bir güzel dövüyor.
Yüzü gözü şişen ve kendi karısının önünde dayak yediği için de gururu incinen şahıs biraz yalnız kalmak için çadırına gittiğinde ise zombiler tarafından parçalanıyor.
Arkadaşıma amirin kaba davranma haricinde kadınlara karşı fiziksel bir müdahalesi olup olmadığını sordum. Olmadığını söyledi.
Peki bu şahıs öldüğünde ne hissettin dedim. "Oh olsun" dedin mi diye sordum. Başta bu ölüme karşı duyarsız olduğunu yani ne üzüldüğünü ne sevindiğini söyledi ama devamında "evet öldüğünde bir rahatlama oldu" diyerek memnuniyetini dile getirdi.
Birkaç gündür bu durumu düşünüyorum. Dehşete kapılacak bir durum değil mi sizce de?
Esasında bu muhabbeti yaptığım arkadaşım çok merhametlidir ama kurgu öyle bir şekilde veriliyor ki sadece kaba saba davranan bir adamın karısının önünde bir güzel dövülmesine, peşinden de zombiler tarafından parçalanmasına memnun oldu.
Elbette kaba saba davranışlar toplum tarafından bir yaptırıma maruz kalmalı ama bu yaptırım zombiler tarafından parçalanmak olması çok dehşet verici.
Bu sadece The Walking Dead dizisi için geçerli bir durum değil. Yerli yapım dizilerde de benzer bir durum söz konusu. Esas oğlanın karşısındaki kişinin öldürülmesi için sabırsızlanmıyor muyuz hepimiz? Kötü adamın kötülüklerinden tövbe edip doğru yola girmesini isteyen var mı aramızda?
Bütün bunların toplumsal merhamet mekanizmamızla ciddi şekilde oynadığını düşünüyorum.
Birkaç gündür benzer merhamet problemleri sosyal medyada da görülüyor.
İran'daki uçak kazasında ölen gencecik insanların arkasından, sırf zengin oldukları ve “bekarlığa veda partisi” gibi tasvip etmedikleri bir şey yaptıkları için söylenenler...
Sırf kendilerine göre salakça bir iş yaptıkları için binlerce insanın beklide bir umutla son parasını kaybettiği çiftlik bank hadisesi hakkında yapılan oh olsunlu espriler...
Fotoğraf çektirmek isterken kaleden düşerek ölen adamla ilgili yapılan espriler...
Hepsini üst üste koyunca toplumsal merhamet noktasında ciddi sıkıntılar yaşadığımızı düşünmekte haksız olmadığım kanaatindeyim.
Dirilişte Müslüman olup Ahmet ismini alan Tekfur Ares hadisesi bu noktada güzel bir istisna oldu.
Ne diyeyim…
Çok yaşa Ahmet. Toplumun sana çok ihtiyacı var.
İş yerindeki genç bir kardeşim The Walking Dead dizisini seyretmeye başladı. Heyecanlı heyecanlı bölümleri anlatıyor sürekli bana
Görseli görüntülemek için izniniz yok! Lütfen giriş yapınız veya üye olunuz.
Dizinin konusu ise şöyle; etkisi altına aldığı insanları zombiye çeviren bir virüs, bütün dünyaya hızla yayılıyor. Dizinin kahramanları ise hem zombilerden korunmaya çalışıyor, hem de panzehir bulmaya çalışıyor.
Arkadaşımın anlattığı bir sahne çok ilgimi çekti. Virüsün etkisi altına alamadığı korunmuş bir bölge varmış ve bu bölgede iş bölümü yaparak toplumsal düzen oluşturmuşlar. Buna göre kadınların da yapması gereken işler belirlenmiş ve başlarında da bir amirleri var.
Ama bu amir emri altındaki kadınlara çok sert davranan, sert birisi. Amirin üzerindeki kamp lideri bu kaba saba davranışları görünce amiri bir güzel dövüyor.
Yüzü gözü şişen ve kendi karısının önünde dayak yediği için de gururu incinen şahıs biraz yalnız kalmak için çadırına gittiğinde ise zombiler tarafından parçalanıyor.
Arkadaşıma amirin kaba davranma haricinde kadınlara karşı fiziksel bir müdahalesi olup olmadığını sordum. Olmadığını söyledi.
Peki bu şahıs öldüğünde ne hissettin dedim. "Oh olsun" dedin mi diye sordum. Başta bu ölüme karşı duyarsız olduğunu yani ne üzüldüğünü ne sevindiğini söyledi ama devamında "evet öldüğünde bir rahatlama oldu" diyerek memnuniyetini dile getirdi.
Birkaç gündür bu durumu düşünüyorum. Dehşete kapılacak bir durum değil mi sizce de?
Esasında bu muhabbeti yaptığım arkadaşım çok merhametlidir ama kurgu öyle bir şekilde veriliyor ki sadece kaba saba davranan bir adamın karısının önünde bir güzel dövülmesine, peşinden de zombiler tarafından parçalanmasına memnun oldu.
Elbette kaba saba davranışlar toplum tarafından bir yaptırıma maruz kalmalı ama bu yaptırım zombiler tarafından parçalanmak olması çok dehşet verici.
Bu sadece The Walking Dead dizisi için geçerli bir durum değil. Yerli yapım dizilerde de benzer bir durum söz konusu. Esas oğlanın karşısındaki kişinin öldürülmesi için sabırsızlanmıyor muyuz hepimiz? Kötü adamın kötülüklerinden tövbe edip doğru yola girmesini isteyen var mı aramızda?
Bütün bunların toplumsal merhamet mekanizmamızla ciddi şekilde oynadığını düşünüyorum.
Birkaç gündür benzer merhamet problemleri sosyal medyada da görülüyor.
İran'daki uçak kazasında ölen gencecik insanların arkasından, sırf zengin oldukları ve “bekarlığa veda partisi” gibi tasvip etmedikleri bir şey yaptıkları için söylenenler...
Sırf kendilerine göre salakça bir iş yaptıkları için binlerce insanın beklide bir umutla son parasını kaybettiği çiftlik bank hadisesi hakkında yapılan oh olsunlu espriler...
Fotoğraf çektirmek isterken kaleden düşerek ölen adamla ilgili yapılan espriler...
Hepsini üst üste koyunca toplumsal merhamet noktasında ciddi sıkıntılar yaşadığımızı düşünmekte haksız olmadığım kanaatindeyim.
Dirilişte Müslüman olup Ahmet ismini alan Tekfur Ares hadisesi bu noktada güzel bir istisna oldu.
Ne diyeyim…
Çok yaşa Ahmet. Toplumun sana çok ihtiyacı var.
Bağlantıyı görüntülemek için izniniz yok! Lütfen giriş yapınız veya üye olunuz.
|
Bağlantıyı görüntülemek için izniniz yok! Lütfen giriş yapınız veya üye olunuz.
Moderatör tarafında düzenlendi: